Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2799 (2025) sayılı kararı hakkında önemli bir açıklama yaptı. Keçeli, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve İçişleri Bakanı Enes Hattab'ın yaptırım listesinden çıkarılmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Bu gelişme, Suriye'ye yönelik uluslararası politikaların değiştiğinin bir işareti olarak değerlendiriliyor.

Türkiye'nin Yaptırım Kararına Bakışı

Türkiye, başından beri Suriye'deki iç savaşın sona ermesi ve ülkenin yeniden istikrara kavuşması için çaba gösteriyor. Bu bağlamda, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Keçeli, "Geride kalan dönemin mevcut Suriye Yönetimi ve halkı üzerindeki olumsuz mirasının giderilmesine, bu çerçevede, yaptırımların tamamen kaldırılmasına, Suriye'nin uluslararası topluma entegrasyonunun ve ülkede sürdürülebilir istikrar ve kalkınmanın sağlanmasının önünün açılmasına yönelik bu ve benzeri adımları desteklemeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Bu açıklama, Türkiye'nin Suriye'ye yönelik yaklaşımında önemli bir değişimi işaret ediyor. Yaptırımların kaldırılması, Suriye ekonomisinin yeniden canlanmasına ve ülkenin uluslararası arenada daha aktif bir rol oynamasına olanak sağlayabilir.

Yaptırımların Kalkmasının Olası Etkileri

• Suriye ekonomisinde canlanma
• Uluslararası ticaretin artması
• Ülkeye yönelik yatırımların artması
• Bölgesel istikrara katkı

Birleşmiş Milletler'in Rolü

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) bu kararı, uluslararası toplumun Suriye'ye yönelik yaklaşımında bir dönüm noktası olabilir. Yaptırımların kaldırılması, Suriye'nin yeniden inşası ve ülkedeki insani krizin çözümü için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Ancak, bu sürecin başarılı olabilmesi için uluslararası toplumun ve bölge ülkelerinin işbirliği büyük önem taşıyor.

Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılması, bölgedeki siyasi ve ekonomik dengeleri etkileyebilecek önemli bir gelişme. Türkiye'nin bu karara verdiği destek, bölgede barış ve istikrarın sağlanmasına yönelik çabaların bir parçası olarak değerlendirilebilir. Önümüzdeki dönemde, bu kararın Suriye ve bölge üzerindeki etkileri yakından takip edilecek.