Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in, 2012 yılında ünlü manken Doutzen Kroes'a sadece gong çalması için 41 milyon TL ödediği iddiası gündeme bomba gibi düştü. Bu iddia, kamu kaynaklarının kullanımı ve Gökçek dönemindeki harcama alışkanlıkları konusunda büyük tartışmalara yol açtı. Kroes'un bu yüksek miktardaki ödemeyi nasıl harcadığı ise merak konusu oldu.

Doutzen Kroes'un Lüks Yaşamı ve Harcamaları

İddialara göre, Doutzen Kroes, Ankaralıların cebinden çıkan bu parayla 2013 yılında lüks bir yaşam sürdü. Dünyaca ünlü gece kulüplerinde partilere katılan Kroes'un, İspanya'nın gözde tatil beldesi Ibiza sahillerinde lüks bir tatil yaptığı öne sürülüyor. Bu harcamalar, kamuoyunda büyük tepkilere neden oldu ve Gökçek'in harcama politikaları eleştirilerin odağına yerleşti.

Bu skandal, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş tarafından gündeme getirilmişti. Yavaş, Gökçek hakkındaki yolsuzluk iddialarına rağmen yargının henüz harekete geçmediğini belirtmiş ve bu durumun kamu vicdanını yaraladığını ifade etmişti.

Doutzen Kroes Kimdir?

Victoria's Secret podyumlarından Hollywood filmlerine uzanan kariyeriyle tanınan Hollandalı süper model Doutzen Kroes, dünyanın en çok kazanan modellerinden biri olarak biliniyor. Ancak Türkiye'de Melih Gökçek döneminde bir festival için aldığı iddia edilen 41 milyon TL ile gündeme geldi. Kroes, modellik kariyerine lise yıllarının ardından Amsterdam'daki ajanslara başvurarak başladı. Kısa sürede Vogue, Harper's Bazaar ve Time gibi dergilerin kapaklarında yer alarak uluslararası alanda tanınan bir isim haline geldi.

Sonuç ve Etkileri

Melih Gökçek'in Doutzen Kroes'a yaptığı iddia edilen bu ödeme, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve tartışmaları beraberinde getirdi. Bu olay, kamu kaynaklarının nasıl kullanıldığı, harcamaların şeffaflığı ve hesap verebilirliği gibi önemli konuları yeniden gündeme taşıdı. Mansur Yavaş'ın bu konuyu gündeme getirmesiyle birlikte, yargının bu iddiaları soruşturması ve kamuoyunu aydınlatması bekleniyor. Bu tür olayların tekrarlanmaması için, belediyelerin harcamaları konusunda daha şeffaf ve dikkatli olması gerektiği vurgulanıyor. Bu skandal, yerel yönetimlerdeki harcama politikalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.