Adana'da bir otomotiv bayisinde yaşanan dolandırıcılık olayı, büyük bir şok etkisi yarattı. İddiaya göre, borçları nedeniyle müşterilerine usulsüz satış yapan ve milyonlarca lirayı zimmetine geçiren satış danışmanı S.E., vicdan azabı çekerek hem iş yerine hem de ailesine itirafta bulundu. Ardından, evinin avlusunda yaşamına son verdi. Olay, sadece dolandırılan müşterileri değil, tüm şehri derinden etkiledi.
Olayın Detayları ve Dolandırıcılık Yöntemi
Yüreğir ilçesi Girne Bulvarı'ndaki bir otomotiv satış bayisinde çalışan S.E., müşterilere piyasa değerinin 200-300 bin lira altında fiyatlar sunarak dikkat çekti. Müşterilerden çeşitli IBAN numaralarına para göndermelerini isteyen S.E., şirketin hesabına girmesi gereken milyonlarca lirayı kendi hesabına aktardı. Daha sonra sahte plaka ve ruhsat düzenleyerek bazı araçları mağdurlara teslim etti. Bu usulsüzlüklerin ortaya çıkmasıyla birlikte, S.E.'nin vicdan azabı dayanılmaz bir hal aldı.
Dolandırıcılığı fark eden firma, durumu hemen polise bildirdi ve şikayetçi oldu. Polis ekipleri, trafiğe çıkışı yasak olan sahte plakalı ve ruhsatlı araçlardan 8'ini mağdurlardan geri alarak yediemin otoparkına çekti. Olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı ve mağdurların para gönderdiği hesaplar incelemeye alındı.
Mağdurların Feryadı ve 2.9 Milyonluk Vurgun
Dolandırılan mağdurlar, bayi önünde toplanarak basın açıklaması yaptı. Selahattin Nebioğlu, aynı bayiden daha önce 3 kez otomobil aldığını ancak bu kez 2 milyon 926 bin lira dolandırıldığını belirtti. Nebioğlu, yaşadığı mağduriyeti şu sözlerle dile getirdi:
"Son araç almaya geldiğimde pazarlık yapıp 2 milyon 854 bin liraya bana bağladılar. 72 bin lirada aksesuar bedeli olmak üzere 2 milyon 926 bin lira bu bayiye para ödedim. Bana 01 SN 326 plaka verdiler. Sonra Adana Emniyet Müdürlüğü’nden beni aradılar. ‘Araba ile ilgili dolandırıcılık olmuş’ dediler. Şu an mağduruz. Bana arabayı teslim ettiler ama emniyet elimizden geri aldı."
Bir diğer mağdur Yakup Çilenti ise aynı bayiden 4’üncü arabasını aldığını ancak dolandırıldığını ifade ederek, aynı aracın başka kişilere de satıldığını belirtti. Çilenti, yaşadıklarını şu şekilde anlattı:
"Aynı aracı bize sahte plaka, sahte ruhsatla sattılar. Aynı arabayı bizle birlikte başka kişilere de satmışlar. Geçen hafta perşembe günü aracı sahte plaka ve sahte ruhsatla bize teslim ettiler. Dün gece de emniyetten geldiler. Arabanın plakasının sahte olduğunu aracın usulsüz şekilde bize teslim edildiğini gerekçe göstererek arabayı bizden geri aldılar. Şu anda sadece benim 3 milyon zararım var. IBAN ve dekontların hepsi elimde. Şimdilik benimle birlikte 15-20 mağdur var. Firma da kendilerinin de mağdur olduğunu söylüyor. Biz herkesten şikayetçiyiz."
Olayın Toplumsal Etkileri ve Sonuç
Adana'da yaşanan bu otomobil dolandırıcılığı olayı, güven duygusunu derinden sarstı. Bir yandan dolandırılan mağdurların yaşadığı maddi kayıplar, diğer yandan bir insanın vicdan azabıyla yaşamına son vermesi, olayın трагичностьini artırıyor. Olayın ardından başlatılan soruşturma devam ederken, benzer durumların yaşanmaması için yetkililerin daha sıkı önlemler alması bekleniyor. Bu трагичный olay, dolandırıcılığın sadece maddi değil, manevi ve toplumsal boyutlarda da büyük yaralar açabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.