Marmara Denizi'nde alarm zilleri çalıyor! 15 bilim insanının yaptığı son incelemeler, müsilaj sorununda 2021 yılındaki kötü duruma geri dönüş sinyalleri verdiğini ortaya koydu. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu'nun liderliğindeki araştırmalar, kapsamlı bir müsilaj haritalandırması ile 2021'deki ağır müsilaj dönemi ve sonrası arasındaki farkları gözler önüne seriyor. Peki, Marmara Denizi'ni bekleyen tehlikeler neler?

Müsilaj Tehlikesi Kapıda mı?

Prof. Dr. Barış Salihoğlu, kritik uyarılarda bulundu: "2021'deki müsilajdan önce Karadeniz suyunun girişinde 10 aylık bir düşüş gözlemledik. Şu anki tablo da benzer bir durumu işaret ediyor. Kirlilik yükü ve oksijen azlığı ise yüksek seviyelerde seyrediyor." Bu durum, Marmara Denizi'nin hassas ekosisteminin ciddi bir tehdit altında olduğunu gösteriyor.

Marmara Denizi'ndeki müsilaj sorununu tetikleyen faktörler arasında:

• Artan deniz suyu sıcaklıkları
• Evsel ve sanayi atıklarının denize deşarjı
• Deniz trafiğinin yoğunluğu
• İklim değişikliğinin etkileri

Bu faktörlerin bir araya gelmesi, Marmara Denizi'nin kendini temizleme kapasitesini aşarak müsilaj oluşumuna zemin hazırlıyor. Müsilaj, deniz canlılarının yaşam alanlarını yok ederek balıkçılık faaliyetlerini olumsuz etkiliyor ve turizm gelirlerinde düşüşe neden oluyor.

Müsilaj Sorunuyla Nasıl Başa Çıkılır?

Müsilaj sorunuyla mücadelede alınması gereken önlemler:

• Atık su arıtma tesislerinin iyileştirilmesi ve sayısının artırılması
• Deniz deşarj standartlarının sıkılaştırılması
• Sanayi tesislerinin denetimlerinin artırılması
• Deniz trafiğinin düzenlenmesi
• Halkın bilinçlendirilmesi

Marmara Denizi'nin geleceği için acil önlemler alınması gerekiyor. Aksi takdirde, 2021'deki müsilaj felaketinin tekrarlanması kaçınılmaz olabilir. Unutmayalım ki, denizlerimize sahip çıkmak, gelecek nesillere bırakacağımız en değerli miraslardan biridir.

Gelecek Ne Gösterir?

Marmara Denizi'ndeki müsilaj alarmı, deniz ekosisteminin kırılganlığını ve insan etkisinin ne denli büyük olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Bilim insanlarının uyarıları dikkate alınarak, kirlilikle mücadele konusunda kararlı adımlar atılmalı ve sürdürülebilir çözümler üretilmelidir. Aksi takdirde, Marmara Denizi'nin geleceği karanlık bir tablo çizmeye devam edecektir. Acil önlemler alınmazsa, deniz canlıları yok olacak, balıkçılık bitecek ve turizm sektörü büyük darbe alacaktır. Bu nedenle, hepimizin sorumluluk alarak denizlerimizi koruma konusunda bilinçli hareket etmesi gerekmektedir.