İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, nükleer müzakerelerde ülkesinin temel haklarından asla geri adım atmayacağını vurgulayarak dikkatleri üzerine çekti. Özellikle uranyum zenginleştirme konusundaki kararlılıkları, uluslararası arenada yankı uyandırdı. Peki, İran'ın bu sert tutumu, nükleer anlaşma sürecini nasıl etkileyecek?
Uranyum Zenginleştirme Hakkı: Kırmızı Çizgi
Tahran Uluslararası Kitap Fuarı'nda konuşan Erakçi, uranyum zenginleştirme hakkının İran halkının vazgeçilmez hakkı olduğunu net bir şekilde ifade etti. "Ne medyada ne de müzakere masasındaki pozisyonlarımızda bundan taviz vermeyeceğiz. Bu, İran halkının hakkıdır ve kimse bunu inkar edemez." sözleriyle, bu konudaki kararlılıklarını tüm dünyaya duyurdu. Erakçi ayrıca, nükleer tesislerde şeffaflık sağlanabileceğini ancak bu tesislerin kapatılmasının asla söz konusu olmadığını da sözlerine ekledi.
ABD ile Güven Tesisi Mümkün mü?
Erakçi, İran'ın güven tesis edecek adımlar atmaya hazır olduğunu belirtirken, ABD'nin İran'dan nükleer programı tamamen sona erdirmesini beklemesinin gerçekçi olmadığını savundu. "Medyada duyurdukları, masa başında duyurulanlarla aynı olmuyor ve bir medya savaşı yaşanıyor." diyerek, ABD'nin çelişkili açıklamalarına dikkat çekti. Bu durumun, Washington'daki odaklanma eksikliğinden veya müzakere tarzından kaynaklanabileceğini ifade eden Erakçi, İran'ın ilkeli tutumunu sürdüreceğini vurguladı.
Amerikan Şirketlerine Yeşil Işık
Erakçi, İran'ın Amerikan şirketlerinin ülkede faaliyet göstermesine sıcak baktığını da dile getirdi. Bu konuda İran tarafından bir yasak uygulanmadığını belirten Erakçi, "Bu yasağı Amerikalılar bizzat uyguladı. İran, Amerikan şirketlerinin petrol ve doğal gaz sektörüne yatırım yapmasını memnuniyetle karşılar." şeklinde konuştu. Bu açıklama, ekonomik işbirliği açısından önemli bir sinyal olarak değerlendirilebilir.
Sonuç olarak, İran'ın nükleer müzakerelerdeki kararlı tutumu ve uranyum zenginleştirme hakkından vazgeçmeme konusundaki ısrarı, müzakerelerin geleceği açısından kritik bir öneme sahip. ABD ile yaşanan gerilim ve güven eksikliği, sürecin daha da karmaşık hale gelmesine neden olabilir. Ancak, İran'ın Amerikan şirketlerine yönelik olumlu mesajları, ekonomik işbirliği için bir fırsat sunuyor. Nükleer müzakerelerin nasıl sonuçlanacağını zaman gösterecek, ancak İran'ın bu konudaki kararlılığı, uluslararası arenada uzun süre konuşulmaya devam edecek gibi görünüyor.