Dersim Katliamı, Türkiye tarihinin en acı olaylarından biri olarak hafızalara kazınmıştır. Binlerce insanın hayatını kaybettiği bu трагедия sonrası, Dersimliler 88 yıldır acılarının tanınmasını ve haklarının iade edilmesini talep ediyor. Ancak, günümüzde dahi seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyım atanması, geçmişteki zihniyetin devam ettiğini gösteriyor.
Kayyım Ataması ve İlk Müdahaleler
Dersim'in seçilmiş Belediye Eş Genel Başkanı Cevdet Konak, kayyım atamasıyla birlikte yaşanan değişimleri ve halkın tepkisini dile getiriyor. Konak'ın aktardığına göre, kayyım göreve gelir gelmez belediyenin kültür ve dil alanındaki çalışmalarını yürüten Kültür Müdürlüğü'nü feshetti. Bu durum, yerel halkın kültürel kimliğinin korunması ve yaşatılması adına büyük bir darbe olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, kurulması planlanan iki önemli proje olan 'Dersim Toplumsal Siyasal Hafıza Bellek Evi' ve 'Alevi Hafıza Bellek Evi' de kayyım tarafından engellenmiş durumda.
Konak, kayyımın halkın taleplerini göz ardı ettiğini ve kendi stratejilerini hayata geçirdiğini vurguluyor. Halkın belediyeye sadece rutin hizmetler için değil, aynı zamanda yaşadığı toplumsal sorunları konuşmak ve dertleşmek için geldiğini belirten Konak, kayyıma olan tepki nedeniyle insanların belediyenin kapısını çalmaktan çekindiğini ifade ediyor.
Kayyımın Diğer Uygulamaları ve Sonuçları
Kayyım atamasıyla birlikte belediyede yaşanan diğer değişiklikler de dikkat çekiyor. Konak, şu ana kadar 42 kişinin emekli edildiğini, 16 kişinin işten çıkarıldığını ve belediyenin borçlandırıldığını belirtiyor. Ayrıca, belediyenin bazı gayrimenkullerinin SGK'ya devredilme girişimleri de bulunuyor. Bu durum, belediyenin mali yapısının zayıflatılması ve yerel halkın kaynaklarının elden çıkarılması olarak değerlendiriliyor.
- 42 kişi emekli edildi
- 16 kişi işten çıkarıldı
- Belediye borçlandırıldı
- Gayrimenkuller SGK'ya devredilmek isteniyor
Gençlerin Göçü ve Umutsuzluk
Konak, her kayyım atamasının ardından daha fazla göç yaşandığını ve gençlerin kenti terk ettiğini ifade ediyor. 2016'daki kayyım atamasının ardından 5 binin üzerinde gencin Dersim'den ayrıldığını belirten Konak, siyasal, toplumsal ve ekonomik kaygılarla yaşanan bu göçlerin, gençlerin umutsuzluğa sürüklenmesine neden olduğunu vurguluyor. Bu durum, Dersim'in geleceği açısından büyük bir endişe kaynağı olarak görülüyor.
Dersim'de yaşanan bu gelişmeler, Türkiye'deki yerel yönetimler ve demokrasi anlayışı açısından önemli bir tartışma konusu oluşturuyor. Halkın seçtiği temsilcilerin görevden alınarak yerlerine kayyım atanması, yerel iradenin gaspı olarak değerlendiriliyor. Bu durum, halkın yönetime katılımını engellemekte ve demokratik süreçlere olan güveni zedelemektedir. Dersim halkı, yaşanan bu adaletsizliklere karşı direnmeye ve haklarını aramaya devam edecektir.